10 Mart 2018 Cumartesi

Homo Sapiens ve Homo Deus (İnsalık Nereden Nereye?)

    Bilimsel içerikli kitaplar her ne kadar "popüler bilim" etiketiyle yazılsa da genel okuyucu kitlesi için hep zorlu okumalardır. Popüler bilim yayınlarını okumak, yardımcı kitap kullanmak ya da günümüz imkanlarında mutlaka "googlelamak" gerektiren bir emek gerektirir. Aksi halde roman okur gibi bu yayınları okumak, verilen onca zamanın büyük çoğunluğunun havaya uçması demektir. Gerçi roman dahi okurken yardımcı kitap kullanmak veya "googlelamak" okuma niteliğini ve verimi hayli arttırabilir. Fakat "kim uğraşacak?" toplumu olduğumuz için her akşam en az 3'er saati saçma sapan dizilere dökmek çok daha mantıklı bir faaliyet olarak görülüyor. Neyse itici olmayalım ve konudan uzaklaşmayalım. 

    Popülerliği yakın zamana kadar had safhada olan ve çok satan iki popüler bilim kitabından bahsedeceğim. İkisinden birden bahsedeceğim, çünkü kitaplar birbirini tamamlıyor. Çok satan fakat Orhan Pamuk kitapları ya da Tutunamayanlar gibi çok çok az okunan ve en iyi ihtimalle yarıda bırakılan kitaplar olduğunu düşündüğüm, Yuval Noah Harari'nin Hayvanlardan Tanrılara Sapien - İnsan Türünün Kısa Tarihi ve Homo Deus - Yarının Kısa Bir Tarihi  adlı kitaplarını yayımlandıktan sonra baya gecikerek okudum. Konsantre bir şekilde kitapların hakkını vererek okumak şimdiye nasipmiş. Okuma sürecim de uzun sürdü. Metnin altını üstü çizmek, kenarlarına bir şeyler not almak, sık aralıklarla 'post it' koymak, başka kaynaklara bakmak, kitabın akılda uyandırdığı düşünceleri not almak, yorulup başka bir kitapla söz konusu kitabı okumaya ara vermek gibi sebeplerden dolayı okuması uzun sürdü. Kısa sürede okuyanlara selam olsun.

     Sapiens, tahmin edebileceğiniz gibi bir antropoloji kitabı, fakat bunun yanı sıra yazarın, insanın biyolojik ve kültürel evrimi sırasında, olumlu sıçramalar olduğunu düşündüğümüz noktalarda alternatif fikirler sunuyor. Bilişsel Devrim ve Tarım Devrimi'nin insanlığa ne getirdiği ve götürdüğüne dair düşünce kalıplarımızı değiştirebilecek sorgulamalara itiyor. Kitabın sonu ise geçmişi irdeledikten sonra gelecekte neler olabileceğine dair çıkarımlar yapıyor. Bu çıkarımların büyük çoğunluğu bilim kurgu malzemesi olabilecek tasarılar gibi görünse de akıl almaz şekilde gelişebilecek bir çok  tasarının temeli halihazırda atılmış durumda. Biyonik kol, zihinle alet kontrolü gibi imkanlar çok temel düzeyde gerçekleştirilmiş durumda. O halde tekerlekten uzay aracına varabilen teknolojik gelişimi gösteren insanlık, nanoteknoloji ve yapay zeka ile neler yapabilir? İşte biraz da bunlara kafa yoruyor kitabın son kısmı.

    Homo Deus'a başlarken daha çok Sapiens'in son kısmının daha geniş kapsamlı bir halini okuyacağımı düşünmüştüm. Fakat genel olarak üç kısma ayrılan kitap, ilk iki kısımda yine antropolojiden çok sapmadan, daha çok yakın dönem dünya tarihini irdeliyor. Ekonomik ve siyası evrimin, insanın özellikle sosyal bilinci üzerindeki etkileri üzerine akıl yürütüyor. Ayrıca insanın kendini tanıma yolundaki biyolojik ve psikolojik keşiflerine yer veriyor. İlk iki kısmın asıl amacı, üçüncü kısım olan ve kitabın adının hakkını veren, "Homo Sapiens Kontrolü Kaybediyor" kısmına hazırlık. Bu üçüncü kısımda, yer yer disütopik ve cyberpunk kurguların yoğunlukla hissedildiği çıkarımlar ve öngörüler yer alıyor. "Büyük Kopuş" adlı bölümün son paragrafı, yakın zamanda izlediğim ve genel olarak çok beğendiğim, (son üç bölüm hariç) roman uyarlaması olan Altered Carbon adlı bilimkurgu dizisinin altmetni ile birebir örtüşüyor.

     Neticede insanlığın veri toplama ve paylaşma konusundaki muazzam gelişimi, bu verileri işleme ve değerlendirme kapasitesinin çok ötesine geçtiği için gelecekle bizleri neyin beklediği konusunda sayısız teori üretebiliriz. Homo Deus'un sonunda bahsi geçen futurist (gelecek bilimci) Ray Kurzweil'in İnsalık 2.0'ını da en kısa sürede okumaya karar verdim. Okuma listemde araya bir yere sıkıştırabilirim. 

    Harari'nin bu iki kitabından da feyz almış olabileceğine dair, daha yayımlanmadan evvel hakkında bir yazı okuduğum Dan Brown'ın son kitabı Başlangıç (Origin) de aklıma geldi okurken. Ama Başlangıç'ı okumadım. Sanırım okumayacağım da...

    Homo Deus'ta bahsedilen "Dataizm" bölümünü okurken, aklına Star Trek'ten Data gelmeyenleri  herkesi hemen Star Trek Next Generations'ı izlemeye davet ediyorum.

    

   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder